Diyarbakır'da maden için ormanlar yok ediliyor

Ekoloji 16.07.2024 - 12:24, Güncelleme: 16.07.2024 - 12:24
 

Diyarbakır'da maden için ormanlar yok ediliyor

Diyarbakır'da maden için kesilen ormanlara karşı Diyarbakır Barosu harekete geçerek yürütmeyi durdurma talebiyle mahkemeye başvurdu.
Asopress - Diyarbakır'ın Lice ilçesine bağlı Zengesor, Heşeder, Mizak, Bayırlı ve Şaxur kırsal mahallelerinde açılması planlanan bakır madeni için 2020 yılında "Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir" raporu verildi. Konyalı Dimin Madencilik şirketi, bu rapor sonrası sondaj çalışmalarına başladı. Bölgede maden için ormanlık alan kesilmeye başlandı.  Mezopotamya Ajansı'ndan Müjdat Can'ın haberine göre çalışmalar sırasında bölgede binlerce ağaç kesilirken, doğaya büyük zarar verildi. Mahalle sakinlerinin başvurusu üzerine Amed Barosu ve Ekoloji Derneği harekete geçti ve şirketin çalışmalarına karşı “yürütmeyi durdurma” talebiyle mahkemeye başvurdu. Köylüler tepki gösteri Hukuki süreç devam ederken, şirketin çalışmaları da sürüyor. Şaxur Mahallesi sakinlerinden Mehmet Yılmaz, yaklaşık iki yıldır ormanlık alanın yok edildiğini belirtti. Yılmaz, Bayırlı’ya bağlı Bilgili mezrasında ağaçların kesildiği noktada bir karakol inşa edildiğini söyledi. Yılmaz, "Tüm canlıların yaşam alanları tehlikede. Köylülerin geçim kaynağı olan sebze ve meyve bahçeleri ile hayvan türleri bu durumda yok olacak. Bölgemizde maden açılmasını ve bu şirketlerin burada maden çıkarmasını istemiyoruz. Talebimiz, derhal ocağın iptal edilmesi ve şirketlerin bölgeyi terk etmesidir" dedi. Diyarbakır Barosu'ndan Açıklama: İnsanlar Yerlerini Terk Edecek Diyarbakır Barosu Kent ve Çevre Komisyonu Sekreteri Ahmet İnan, ÇED sürecinde mahallelinin görüşüne başvurulmadığını ifade etti. İnan, "Mahallelinin yaşamını etkileyecek bir uygulamada fikirleri alınmadan, itiraz hakkı tanınmadan böyle bir usulsüzlük yapılmıştır" dedi. Mahalle sakinlerinin geçim kaynaklarının arıcılık ve hayvancılık olduğuna dikkat çeken İnan, "Arıcılık, ormanlar ve bahçeler yok olacak. İnsanlar hayvanlarını otlatamadığında nereye göç edecek? Bu işin rant tarafı var ama bir de politik tarafı var. 1990’larda bombalanarak boşaltılan köyler, bugün maden ve HES'lerle yok edilmeye çalışılıyor. Bu sistem hukuka da uydurulmaya çalışılıyor. Sonuç yine aynı olacak; insanlar yerlerini terk etmek zorunda kalacaklar ve bu durumu biz kabul etmiyoruz" ifadelerini kullandı. Sivil Toplum Örgütlerine Çağrı Amed'deki sivil toplum örgütlerinin sürece dahil olmasının önemli olduğunu vurgulayan İnan, "Biz 'yürütmeyi durdurma' talebinde bulunduk ama idari yargılama usulü gereği keşif ve bilirkişi raporu oluşturulmayana kadar bu proje son sürat devam ediyor" dedi. İnan, maden ocaklarının su kaynakları için tehdit oluşturduğunu ve bölgenin ormanlık yapısına zarar verdiğini belirtti. Tek başına dava açmanın bu durumu durdurmaya yetmediğini kaydeden İnan, "Maalesef ülkede hukuk işlevsizleştirilmiş durumda. O yüzden şehrin tüm bileşenlerinin devreye girmesi gerekiyor. Bu süreci başlatan oranın halkıdır. Aynı şekilde alana gidip halkla birlikte yasal bir protesto düzenlenebilir ve toplumsal bir refleks gösterilebilir" dedi.
Diyarbakır'da maden için kesilen ormanlara karşı Diyarbakır Barosu harekete geçerek yürütmeyi durdurma talebiyle mahkemeye başvurdu.

Asopress - Diyarbakır'ın Lice ilçesine bağlı Zengesor, Heşeder, Mizak, Bayırlı ve Şaxur kırsal mahallelerinde açılması planlanan bakır madeni için 2020 yılında "Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir" raporu verildi. Konyalı Dimin Madencilik şirketi, bu rapor sonrası sondaj çalışmalarına başladı. Bölgede maden için ormanlık alan kesilmeye başlandı. 


Mezopotamya Ajansı'ndan Müjdat Can'ın haberine göre çalışmalar sırasında bölgede binlerce ağaç kesilirken, doğaya büyük zarar verildi. Mahalle sakinlerinin başvurusu üzerine Amed Barosu ve Ekoloji Derneği harekete geçti ve şirketin çalışmalarına karşı “yürütmeyi durdurma” talebiyle mahkemeye başvurdu.

Köylüler tepki gösteri

Hukuki süreç devam ederken, şirketin çalışmaları da sürüyor. Şaxur Mahallesi sakinlerinden Mehmet Yılmaz, yaklaşık iki yıldır ormanlık alanın yok edildiğini belirtti. Yılmaz, Bayırlı’ya bağlı Bilgili mezrasında ağaçların kesildiği noktada bir karakol inşa edildiğini söyledi. Yılmaz, "Tüm canlıların yaşam alanları tehlikede. Köylülerin geçim kaynağı olan sebze ve meyve bahçeleri ile hayvan türleri bu durumda yok olacak. Bölgemizde maden açılmasını ve bu şirketlerin burada maden çıkarmasını istemiyoruz. Talebimiz, derhal ocağın iptal edilmesi ve şirketlerin bölgeyi terk etmesidir" dedi.

Diyarbakır Barosu'ndan Açıklama: İnsanlar Yerlerini Terk Edecek

Diyarbakır Barosu Kent ve Çevre Komisyonu Sekreteri Ahmet İnan, ÇED sürecinde mahallelinin görüşüne başvurulmadığını ifade etti. İnan, "Mahallelinin yaşamını etkileyecek bir uygulamada fikirleri alınmadan, itiraz hakkı tanınmadan böyle bir usulsüzlük yapılmıştır" dedi. Mahalle sakinlerinin geçim kaynaklarının arıcılık ve hayvancılık olduğuna dikkat çeken İnan, "Arıcılık, ormanlar ve bahçeler yok olacak. İnsanlar hayvanlarını otlatamadığında nereye göç edecek? Bu işin rant tarafı var ama bir de politik tarafı var. 1990’larda bombalanarak boşaltılan köyler, bugün maden ve HES'lerle yok edilmeye çalışılıyor. Bu sistem hukuka da uydurulmaya çalışılıyor. Sonuç yine aynı olacak; insanlar yerlerini terk etmek zorunda kalacaklar ve bu durumu biz kabul etmiyoruz" ifadelerini kullandı.

Sivil Toplum Örgütlerine Çağrı

Amed'deki sivil toplum örgütlerinin sürece dahil olmasının önemli olduğunu vurgulayan İnan, "Biz 'yürütmeyi durdurma' talebinde bulunduk ama idari yargılama usulü gereği keşif ve bilirkişi raporu oluşturulmayana kadar bu proje son sürat devam ediyor" dedi. İnan, maden ocaklarının su kaynakları için tehdit oluşturduğunu ve bölgenin ormanlık yapısına zarar verdiğini belirtti. Tek başına dava açmanın bu durumu durdurmaya yetmediğini kaydeden İnan, "Maalesef ülkede hukuk işlevsizleştirilmiş durumda. O yüzden şehrin tüm bileşenlerinin devreye girmesi gerekiyor. Bu süreci başlatan oranın halkıdır. Aynı şekilde alana gidip halkla birlikte yasal bir protesto düzenlenebilir ve toplumsal bir refleks gösterilebilir" dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve asopress.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.