Yangın bölgesinde valiye tepkileri kayda alınca korumalar tarafından darp edildi
Asopress - Diyarbakır ile Mardin ilçelerindeki kırsal mahallelerinde 20 Haziran tarihinde yaşanan yangında 15 kişi hayatını kaybetti. Yangında hayatını kaybedenler için kurulan taziyelere ziyaretler devam ediyor. Edinilen bilgiye göre Çınar ilçesine bağlı Köksalan Mahallesi (Tobînî) kırsal mahallesindeki taziyeyi dün akşam saatlerinde Diyarbakır Valisi Ali İhsan Su ziyaret etti. Mezopotamya Ajansı'da yer alan habere göre ziyaret sırasında valilinin yangın çıkma nedeni olarak “anız yakmaları” nedeniyle çıktığını söylemesi üzerine köylüler tepki gösterdi.
Köylülerin tepkisi üzerine sözlü tartışma çıktığı ve yurttaşlardan Ş.Ç. yaşananları cep telefonuyla kayıt altına almak istedi. Bu sırada valinin korumaları S.Ç.’yi darp ettiği iddia edildi. Telefonundaki görüntülerinin de silindiği olayda tepkilerin artması nedeniyle Vali Su taziye yerinden ayrılmak zorunda kaldığı belirtildi.
Yaşanan tartışmada valiye tepki gösteren isimler arasında yer alan ve yaptığı açıklamalar nedeniyle Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin (DEDAŞ) hakkında suç duyurusunda bulunduğu İbrahim Eren, yaşananları Mezopotamaya Ajansı'na anlattı. Valinin belge ve bulgulara baktıktan sonra açıklama yapması gerektiğini söyleyen Eren, yapılan incelemelerin ardından çıkan yangından ya köylünün ya da DEDAŞ’ın sorumlu olduğunun açığa çıkacağını ifade etti. Köyün tamamının yangının elektrik tellerinin birbirine çarpması sonucu düşen kıvılcımların toplanmamış buğday tarlasına düşerek çıktığına şahit olduğunu kaydeden Eren, “Bunu söylediğimiz için tepki gösteriyorlar. DEDAŞ bana dava açmış. Yanlış bilgi yaydığımı iddia ediyorlar. Köylülerimiz de ulusal yayınlar dahil olmak üzere verdiğim röportajları Valiye gösterdi. Yangının çıkış sebebinin teller olduğunu söyledim. Teller yıllardır bu halde ve çürümüş durumda. Yıllardır DEDAŞ’a bu tellerin bakımının yapılması için başvuruda bulunuyoruz ama gelmediler” dedi.
‘BASKI ALTINDAYIZ’
Vali ve kaymakamın açıklamalarına “yalan söylüyorsunuz” şeklinde tepki gösteren Ş.Ç.’nin vali korumaları tarafından darp edildiğini aktaran Eren, "Bunun üzerine vali ve korumalarının taziyeyi terk etmesini istedik. Darp edilen yurttaş konuşmaya çekiniyor. Acımız var ve travma yaşıyoruz. Ama buna rağmen baskı altındayız. Yaşadıklarımıza rağmen gelip, ‘Devleti karalamayın’ diyorlar. Biz devleti karalamıyoruz, derdimizi anlatmaya çalışıyoruz. DEDAŞ’ın suçlu olduğunu bütün köylüler biliyor” diye belirtti.
‘DEDAŞ SORUMLULUKTAN KAÇIYOR’
Kendisinin AKP’nin resmi üyesi olduğunu ve devleti karalamaya yönelik herhangi bir çaba içerisinde olmadığını vurgulayan Eren, DEDAŞ’ın köylüleri suçlayarak sorumluluktan kaçmaya çalıştığını söyledi. Eren, “DEDAŞ, Köylülerin zararını karşılamamak için, ‘köylüler yaptı’ diyor. Devlet yetkilileri de halkın değil DEDAŞ’ın sözünü dinliyor. Söylemimiz ne siyasi ne de ideolojiktir. Canlarımız gitti ve trilyonlarca zararımız var. Köyde her şey yandı ve artık yaşanacak gibi değil. Buna rağmen kalkıp bizi suçluyorlar. Köylerde araştırma yapacak devlet yetkililerine taraf tutmadan, belge ve bilgilere bakarak objektif bir şekilde araştırma yaparak açıklama yapmaları çağrısında bulunuyoruz” diye konuştu.
Güncelleme 24.06.2024
İddiaya ilişkin Diyarbakır Valiliği açıklama yaparak darp olayının "gerçeği yansıtmasığını" dile getirdi.
Valilik açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
Ziyaret esnasında taziye yerinde bulunan bir vatandaş tepkili söylemlerde bulunmuş, cenaze yakınları da yapılan bu tepkinin kendilerine yönelik bir hakaret olduğunu dile getirmişler, taziye yerinde bu şekilde söylemlerin doğru olmadığını ifade etmişlerdir. Sayın Valimizin korumaları ile S.Ç. arasında herhangi bir darp olayı yaşanmamıştır.
Devletimiz, tüm kurumlarıyla yangında mağdur olan vatandaşlarımızın yanında olmaya devam edecektir.
Yaşanan yangında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz.
Kamuoyunu manipüle etmeye yönelik asılsız iddialara itibar etmeyiniz.
Haber Merkezi