Aso Press - Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığının başlattığı soruşturma kapsamında 6 Mart’ta 22 adrese eş zamanlı ev baskınları yapıldı. Soruşturma kapsamında Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Suruç Belediyesi Meclis üyesi adayları ve ilçe yöneticilerinin de bulunduğu 17 kişi gözaltına alındı. 9 Mart’ta hakim karşısına çıkan 17 kişi “örgüt üyesi olmak” suçlaması ile tutuklandı. 

Mezopotamya Ajansı'nın haberine göre gizli tanık ifadelerine dayandırılan soruşturmayı başlatan başsavcının, baskınlardan bir kaç gün önce Suruç kayyımını ziyaret ettiği ortaya çıktı. Savunma avukatlarından Sevda Çelik Özbingöl, 31 Mart yerel seçimlerinin yaklaştığını hatırlatarak tutuklama tarihlerinin tesadüfi olmadığına dikkati çekti. Her seçim öncesi tüm kamu kurumları ve kamu olanaklarının iktidar eliyle seçim propagandası için kullanıldığını belirten Özbingöl, “Kamu kurum ve olanakları iktidarın seçim çalışmaları için seferber ediliyor. O yüzden gözaltı ve tutuklamalar da çok tanıdık olduğumuz olaylar. Geçtiğimiz yıl yapılan genel seçimlerde yine benzer bir operasyon ile karşı karşıya kalmıştık” diye konuştu. 
 
Seçimlere giderken pek çok kentte yargı eliyle DEM Parti üye ve adaylarının gözaltına alındığını ve  tutuklandığını hatırlatan Özbingöl, şöyle devam etti: “Kamu imkanları ve olanaklarının seçime ve iktidarın çıkarlarına hizmete sunulduğu bir dönemi tartışıyoruz. Bu süreci biz sadece yakalama ve gözaltı operasyonu olarak düşünmüyoruz. Şırnak’ta özellikle vali, kaymakam, kolordu komutanları, mülki ve idari amirlerin yer aldığı seçim çalışmaları pratikleri yaşadık. Bundan bir kaç gün öncesinde de Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcısının Suruç kayyımını ziyaret ettiğine şahit olduk. Hem ziyarette, hem de ziyaret sonrasında iktidarın seçim çalışmalarına kamu çalışanlarının kendisinin de görevlerini, misyonlarını unutarak dahil olduklarını görüyoruz. Yargı eliyle kolluğun da dahil olduğu bir süreçle ilçedeki seçilmişlerimiz, yöneticilerimiz ve akabinde adaylarımıza yönelik bir operasyon oldu.” 
 
SOYUT VE MESNETSİZ İDDİALAR 
 
Dosyanın gizlilik kararıyla yürütüldüğünü de vurgulayan Özbingöl, dosyanın soyut ve mesnetsiz iddialara dayandırıldığını söyledi. Özbinböl, hukuk komisyonu olarak seçim süreci boyunca tespit ettikleri tüm usulsüzlüklere karşı hem il ve ilçe seçim kurullarına, hem de Cumhuriyet Başsavcılıkları aracılığıyla takiplerini yapacaklarını belirtti.