Şêx Seîd'in Mücadelesi ve açıklanmayan mezar yeri

Asopress - Şêx Seîd, tamamen sistem dışı halka dayanan bir yol seçti ve hiçbir zaman sistemle bütünleşmedi. Oluşan sistemlere karşı sürekli halkın yanında yer aldı. Ancak, hareket başladığında birçok tarikat ve şeyh çevresi ona karşı tavır geliştirdi. 99 yıl önce Kürtler arasında oluşan ayrım hala devam ediyor ve ayrılıkların sonucunda Şêx Seîd yenilgiye uğradı. Şêx Seîd Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı, Şêx Seîd’in torunu ve vasisi Kasım Fırat, mezarın bulunması için 2009'da İçişleri Bakanlığı'na başvurdu. Ancak İçişleri Bakanlığı’nın 1 ay içinde yanıt vermemesi üzerine başvuru zımnen reddedildi. Bunun üzerine başvuru yapılan Ankara 5’inci İdare Mahkemesi de “mezar yerlerine ait arşiv kaydının bulunmadığı" gerekçesiyle başvuruyu reddetti.  Mezopotamya Ajansı'ndan Müjdat Can, 99 yıl boyunca mezar yeri açıklanmayan Şex Saîd'in torunu Bedri Fırat ile görüştü. ' ülkenin gerçek sahipleri Kürtler ve Türkler' Şêx Seîd hareketinin Kürtlerin ret ve inkarına dayalı sistemin ardından başladığına dikkati çeken Fırat, 1921 Anayasası’ndaki “ülkenin gerçek sahipleri Kürtler ve Türkler” maddesinin 1924 Anayasası’nda tamamen ret ve inkar edilmesinin tüm Kürt çevrelerinin tepkisine neden olduğunu söyledi. Şêx Seîd’in de buna karşı tepki gösterdiğini hatırlatan Fırat, ilk olarak Kürtler arasında bir ittifakın oluşması ve beraber hareket edilmesi için o dönem de girişimlerde bulunulduğunu söyledi. Fırat, “İlk toplantı Kasım ayında Tatos’un (Tekman) Karikan köyünde yapıldı. Daha sonra bu toplantılar devam etti. Kürtler arasında bir birlikteliğin oluşturulup, sisteme karşı kendi taleplerini dile getirmesi için harekete geçildi” diye belirtildi.   '99 yıl önce Kürtler arasında oluşan ihanet hala devam etmekte' Şubat ayında gelişen provokasyon sonucunda Şêx Seîd hareketinin erken başladığını dile getiren Fırat, “Bu hareketin amacı Kürt halkının talepleri doğrultusunda oluşacak ortak sistemdi. Şêx Seîd tamamen sistem dışı halka dayanan yolu seçti ve hiçbir zaman sistemle bütünleşmedi. Oluşan sistemler karşısında sürekli halkın yanında yer alan bir durumu vardı. Bununla birlikte hareket başladığı dönemlerde birçok tarikat ve şeyh çevreleri ona karşı tavır geliştirdi. 99 yıl önce Kürtler arasında oluşan ihanet hala devam etmektedir. Bu ihanetin sonucunda Şêx Seîd yenilgiye uğradı. Sistemle beraber bütünleşen şeyhler, tarikat ve aşiret çevreleri direnişin başarıya ulaşmasına engel oldu. Emperyalist ülkelerin oluşturduğu o parçalama durumunu bir fiil yaşamaktayız. Parçaların birbirine karşı tavırları Kürtlerin birlik olmamasına neden oluyor. Şêx Seîd sonrası büyük bir yürüyüş başladı. Bunun amacı Kürt birliğinin oluşmasıydı. Ama maalesef o günden bugüne Kürt birliğinin oluşmaması çözümün önünde de engel oldu”  'Torunları mücadeleye sahip çıktı' Şêx Seîd’in ve arkadaşlarının mezar yerinin aradan geçen 99 yıla rağmen açıklanmamasına değinen Fırat, şunları belirtti: “Mezarların aileye teslim edilmesine dönük zaman zaman talepler olmasına rağmen bugüne kadar sistem tarafından herhangi bir cevap verilmedi. Birçok ailenin çocukları çatışmalarda hayatını kaybettiği zaman yıllar sonra koliler halinde kargo vasıtasıyla ailelere cenazelerin gönderilmesi de bir handikabın başka noktasıdır. Bu sistemin gittikçe zalimleşmesi ve Kürtlere yönelik bu tür uygulamaları artık sınır tanımaz hale geldi. Kürtler arası birliğin sağlanmaması bunlara cesaret veriyor. Bugün AKP'nin iktidar ortağı olan MHP ve benzeri ulusalcı kesimler her dara düştüklerinde Kürt liderlerine hakaret ediyor. Bu hakaretlere karşı Kürt halkının verdiği cevap gerçekten anlamlıdır. Birçok aile mensubunun yapamadığı, gösteremediği tepkiyi Kürt halkı gösterdi. Bu da torunlarının mücadeleye sahip çıktığını kanıtladı. Halktan bir ricam var; zaman zaman aile çevresinde de Şêx Seîd'i kullanarak, kendine rant elde edenlere itibar etmesinler. Şêx Seîd'i bu çıkar oyunları için kullanmak ona hakarettir. Kürt halkı bunu gördüğü her yerde teşhir etmelidir.”